Uluslararası Diriliş Hareketi Aşure Programı Düzenledi

Uluslar Arası Diriliş Hareketi Derneği Genel Merkezi Muharrem ayı Dolayısıyla Aziz şehitlerimizin adına basın mensuplarına ve esnaflara Aşure İkramında Bulundu.

Uluslar Arası Diriliş Hareketi Derneği Genel Merkezi Muharrem ayı Dolayısıyla Aziz şehitlerimizin adına basın mensuplarına ve esnaflara Aşure İkramında Bulundu.
Muharrem Ayının hayırlar getirmesi temennisinde bulunan Mehmet Zafer, Muharrem ayının 12’nci gününü idrak ettik. Muharrem ayı, İslâm tarihinde önemli yeri olan bir zaman dilimini temsil etmektedir. Önemli olayların yaşandığı Muharrem ayı; içerisinde yer alan paylaşmanın, şükretmenin, bereketin adı olan aşure gününün bereketinin yanında; zulme boyun eğmeyen, adaletin ve doğruluğun yanından ayrılmayan Peygamberimizin sevgili torunu Hz. Hüseyin'in ve beraberindeki masum insanların Kerbela'da şehit edilmesi hüznünü de içerisinde barındırmaktadır.
Hicri 61 yılında gerçekleşen Kerbelâ hadisesi, mezhebi, meşrebi, kültürü, coğrafyası, ırkı ve ideolojisi ne olursa olsun Allah’a ve resulüne iman eden, Ehl-i beyt’e muhabbet besleyen her bir Müslümanın ortak acısıdır.
Adını Sevgili Peygamberimizin bizzat koyduğu Hz. Hüseyin’in ve çoğu Ehl-i Beyt mensubu masum 70’den fazla insanın siyasi ihtiraslar uğruna Kerbela’da şehit edilmesi, Hz. Peygamber’i ve O’nun Ehl-i Beyti’ni seven başta milletimiz olmak üzere bütün müminleri, o günden bugüne derinden yaralamış,derin acılara gark etmiş ve bu olay Müslümanların ortak hafızasında onulmaz bir iz bırakmıştır. 
Muharrem ayı bu anlamda ortak bir hüzün ve matem mevsimi olduğu kadar bir adalet, hikmet, hak ve hakikat sofrasıdır. Nitekim Hz. Hüseyin’in hürriyet, adalet ve eşitliğin Müslüman kültüründeki gerçek temsillerini yaşatmak uğruna hayatını feda ettiği ve kendisinin daima adalet, hak ve hakikat ilkesini koruduğu gerçeği, İslam  geleneğinde zulme karşı bir direniş olarak görülmesine vesile olmuştur.
Bu vesileyle başta  Hz. Hüseyin ve Kerbelâ mazlumları olmak üzere Bedir’den Malazgirt’e, Çanakkale’den Sakarya’ya, İstiklal Mücadelesi’nden 15 Temmuz’a ve günümüze kadar din, iman, vatan, bayrak,milli ve manevi değerlerimiz  uğrunda canlarını feda  eden bütün şehitlerimizi rahmet ve şükranla yâd ediyorum. Milletimizin ve tüm Müslümanların huzur, barış ve güven içerisinde bir hayat yaşamasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.